Maden ocaklarında iş güvenliği ve çalışan sağlığı bakımından en önemli risklerin başında metan ve kömür tozunun neden olduğu patlamalar gelmektedir. Bu nedenle ortam havasının iyi ölçümlenmesi ve analiz edilmesi gerekmektedir. Normal koşullarda solunan havada yüzde 79 oranında azot, yüzde 21 oranında oksijen ve yüzde 1’in çok altında karbondioksit bulunmaktadır. Yeraltı maden ocaklarında bulunan hava, gaz, toz ve buharların bir karışımdır. Ayrıca madenin özelliklerine bağlı olarak havada aktif gazlar ve artık gazlar da bulunmaktadır. Bunların oranı arttıkça oksijen yoğunluğu düşer. Bunun üzerine bir de havalandırma sistemi yetersiz kalacak olursa, zararlı gazların yoğunluğu artar. Gerekli önlemler alınmayacak olursa çalışanlar için ölümlere varan riskler ortaya çıkar.
Genel olarak yeraltı maden ocaklarında bulunan zararlı gazlar üç grupta toplanmaktadır: boğucu gazlar, zehirleyici gazlar ve patlayıcı gazlar.
Bunun yanı sıra maden ocaklarında yapılacak eser element testleri de önemli olmaktadır. Bunlar son derece düşük miktarlarda bulundukları için eser element adını almaktadır. Belirlenen onüç biyoelement bulunmaktadır. Bunlardan metal özellikte olanlar demir, manganez, çinkp, bakır, kobalt, molibden, krom, vanadyum ve kalaydır. Ametal özellikte olanlar ise silisyum, selenyum, flor ve iyottur.
Eser elementler maden cevherinde ve kayaçlarda bulunan 10 ppm ile 10 bin ppm arasında miktarlarda bulunan elementlerdir (ppm milyonda bir demektir). Gelişmiş laboratuvarlarda eser elementler için baz metal testleri yapılmaktadır.
Kuruluşumuz analitik hizmetler arasında verilen kimyasal test hizmetleri kapsamında, eser element testleri baz metal tayini hizmetleri de vermektedir. Bu hizmetler sayesinde işletmeler, güvenli, hızlı ve katitisiz bir biçimde, daha etkin, yüksek performanslı ve kaliteli hizmetler vermektedir.
Kimyasal test hizmetleri kapsamında verilen eser element testleri baz metal tayini hizmetleri yanı sıra kuruluşumuz başka kimyasal test hizmetleri de vermektedir.