Fosil yataklarının giderek tükenmekte olması, insanları yeni enerji kaynaklarına itmiştir. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler bu konuda ciddi arayışlar içindedir. Bu alanda yapılan çalışmalar nükleer enerji kullanımını ön plana çıkarmıştır. Kendilerinde petrol kaynakları bulunsa bile bu ülkeler, yarının bir numaralı enerji kaynağı olarak nükleer enerjiyi görmektedir. Bu yüzden uranyum ve toryum aramalarına büyük ağırlık verilmiştir.

Ancak uranyum sadece bir enerji kaynağı değil aynı esnada tehlikeli bir maddedir. Nükleer bombaların geliştirilmesinde de uranyum kullanılmaktadır. Bu yüzden uranyum, bugün dünya piyasalarında serbestçe alınıp satılan bir maden olmaktan çıkmıştır. Ülkeler artık uranyun aramalarında büyük yatırımlar yapmaktadır. Son yıllarda uranyum ile birlikte nükleer enerji hammaddesi olarak toryum kullanımı da artmaya başlamıştır, ancak uranyum kadar yaygın değildir. Çünkü toryum çekirdeğinde, uranyum gibi doğal şekilde parçalanabilen bir izotopu yoktur.

Uranyum arama çalışmalarında önemli nokta, stok saha envanter ölçümlerinin yapılmasıdır. Uranyum, yer kabuğunda bir hayli hareketli bir elementtir. Jeolojik dönemlerde farklı süreçlerle çeşitli boyut, tenor ve şekillerde konsantre olmuştur. Genel olarak uranyum arama programları, bilinen uranyum yataklarının özelikleri baz alınarak düzenlenmektedir. Bu açıdan stok ve envanter çalışmaları uzmanlık isteyen çalışmalardır.

İşletmeler daha düşük maliyetle daha kaliteli ürünler üretmek konusunda ciddi bir rekabet içindedir. Bir yandan da sosyal sorumluluk duygusu ile hareket etmek ve bunu kanıtlamak ihtiyacındadır. Bu nedenle kuruluşumuz nükleer çalışmalar alanında uranyum için gözetim hizmeti ve numune alma hizmetleri kapsamında stok sahası envanter ölçümü hizmetleri vermektedir. Bu çalışmalarda amaçlanan, işletmelerin daha etkin, yüksek performaslı ve kaliteli ürün ve hizmetler üretmesidir.

Stok sahası envanter ölçümü hizmetleri yanı sıra kuruluşumuz başka enerji kaynakları hizmetleri de vermektedir.