Benzinli motorlar genelde yüzde 30 verimle, dizel motorlar ise yüzde 35 verimle çalışır. Yani yakıtın önemli bir kısmı yakılmadan doğaya bırakılmaktadır. Havaya karışan gazlardan karbon monoksit, azot oksitler, yanmamış hidrokarbonlar ve is emisyonları, bir yandan insan sağlığını büyük oranda tedit ederken, bir yandan da sera gazları yüzünden iklim değişikliklerine ve yerkürenin doğal dengesinin bozulmasına neden olmaktadır. Bu yüzden geleneksel motorlara göre daha düşük yakıt tüketen ve havayı daha az kirleten alternatif yakıt arayışları artmıştır.
Aslına bakılırsa ilk alternatif yakıtlar benzin ve dizel yakıtlar kadar eskidir. 1900’lü yıllarla birlikte ilk olarak etanol ve bitkisel yağlar alternatif yakıt olarak kullanılmak istenmiştir.
Biyodizel yakıtlar genel anlamda içinde bulunan gliserinden arındırılmış ham yağ türünden yakıtlardır. Saf esterin elde edildiği takdirde biyodizel, motora zarar vermemekte ve motor performansında bir düşüş olmamaktadır. Bunun tersine bazı emisyon değerlerinde iyileşmeler olmaktadır.
Alternatif yakıt ile ilgili işletmeler de her daim numune alma ve analiz hizmetlerine ihtiyaç duymaktadır. Bu kapsamda yetkili laboratuvarlar, geliştirdikleri online analiz sistemleri ile bu işletmelere destek olmaktadır. İşletmeler bu hizmetler sayesinde her daim gerçek zamanlı veri toplamakta ve verimli ve etkin çalışmaktadır.
İşletmeler daha düşük maliyetle daha kaliteli ürünler üretmek konusunda ciddi bir rekabet içindedir. Bir yandan da sosyal sorumluluk duygusu ile hareket etmek ve bunu kanıtlamak ihtiyacındadır. Bu nedenle kuruluşumuz alternatif yakıt çalışmalarında, numune alma ve analiz hizmetleri kapsamında online analiz hizmetleri vermektedir. Bu çalışmalarda amaçlanan, işletmelerin daha etkin, yüksek performaslı ve kaliteli ürün ve hizmetler üretmesidir.
Online analiz hizmetleri yanı sıra kuruluşumuz başka enerji kaynakları hizmetleri de vermektedir.