Biyolojik olarak, insanlar ıslandıkları takdirde vücutları ile hava arasındaki ısı transferi 25 kat daha artar. Bu demektir ki vücut ısısı hızla düşer. Böyle bir durum için ekstrem hava koşullarına gerek yoktur. Islak giysiler ve sert bir rüzgarın biraraya gelmesi ciddi bir rahatsızlık nedenidir. Özellikle kış sporları veya dağcılık yapan insanlar için giysilerin ıslanması hiç istenmeyen bir durumdur. Bu bakımdan kumaşların su geçirgeniliği tekstil üretiminde önemli bir konudur.
Islanmaktan korunmak için su geçirmeyen ve nefes alabilen giysilere gerek vardır. Tekstil sektöründe, kumaşlarda su geçirmezlik özelliği iki yoldan kazandırılmaktadır.
Birinci yöntem, liflerin içine ve üzerine su itici özel maddeler aplike etmektir (yağ asidi veya mum gibi). Ancak bu yöntemde kumaş suya karşı direnç kazanır ama tam bir su geçirmezlik sağlanamaz. Buna karşılık kumaş nefes alabilir.
İkinci yöntem ise, kumaşı su ve hava geçirmez özel bir madde ile kaplamaktır. Bu yöntem ile kumaş tamamen su geçirmez özellik kazanır.Ancak kumaş hiç nefes almaz.
Laboratuvarımız, güçlü bir teknolojik altyapı ve eğitimli ve deneyimli uzman bir çalışan kadrosu ile tekstil sektöründe faaliyet gösteren işletmelere fiziksel testler kapsamında su geçirgenliği testleri yapmaktadır. Bu testlerde esas alınan birkaç standart şunlardır:
Laboratuvarımız, işletmelerin ihtiyaç ve beklentileri doğrultusunda yukarıda açıklanan su geçirgenliği testleri dışında, başka ölçüm, test ve analiz hizmetleri de vermektedir. Dünyanın her yerinde kabul gören test standartlarına ve test yöntemlerine uyularak gerçekleştirilen bu çalışmalarda, hızlı, kaliteli ve güvenilir sonuçlar elde edilmektedir.