Ülkemizde zirai ilaçların tüketimi, Avrupa Birliği ülkeleri ile kıyaslanırsa bir hayli geridedir. En fazla zirai ilaç tüketen ülkeler Hollanda ve Yunanistan, en az tüketen ülkeler ise Belçika ve Finlandiya’dır. Ülkemizdeki tüketim yıllara göre 400-700 g/hektar arasında değişmektedir. Ancak ülkemizde heterojen bir zirai ilaç tüketimi bulunmaktadır. En fazla tüketim Akdeniz ve Ege Bölgesi’nde (yüzde 42), minimum tüketim ise Doğu Anadolu Bölgesi’nde olmaktadır (yüzde 5). Ancak genel anlamda ülkemizde çok az zirai ilaç kullanılsa da, kullanılan zirai ilaçlar insan sağlığı ve çevre koşulları bakımında en fazla riskli olanlardır.
Zirai ilaç kullanımı tarımsal üretim faaliyetlerinin bir parçası olmakla birlikte, bunların uygulama anında ve uygulamadan sonra akıbetleri çok yakından takip edilmek zorundadır. Bu yüzden kalıntı analizlerinin ve güvenirlik değerlendirmelerinin mutlaka yapılması gerekmektedir. Bu bakımdan zirai ilaç kullanımının, biyoloji, kimya, fizik, tıp, ekoloji, mühendislik, ekonomi, ticaret ve istatistik disiplinleri ile yakından ilgisi bulunmaktadır.
Kimyasal mücadele, tarımsal faaliyetlerde tüm mücadele yöntemleri arasında en fazla kullanılan ve en etkili olandır. Kimyasal mücadele ile hızlı sonuç alınmaktadır. Ayrıca bilinçli ve kontrollü kullanıldığı zaman ekonomiktir ve ürünü zararlı organizmalardan korumaktadır. Ancak bilinçli ve kontrollü kullanılmazsa insan sağlığı yanında doğal çevreyi tahrip etmektedir. Bu bakımdan gelişmiş labortuvarlar tarafından gerçekleştirilen çevresel durum çalışmaları önemli olmaktadır.
Kuruluşumuz zirai kimyasallar kapsamında zirai ilaçlar test hizmetleri arasında, çevresel durum çalışmaları hizmetleri vermektedir. Bu çalışmalar esnasında yerli ve yabancı kuruluşlar tarafından yayınlanan standartlara ve genel kabul gören test ve analiz yöntemlerine başvurulmaktadır.
Zirai ilaçlar test hizmetleri arasında verilen çevresel durum çalışmaları hizmetleri yanı sıra laboratuvarımızda başka ölçüm, test ve analiz çalışmaları da yapılmaktadır.